5 Mayıs 2016 Perşembe

Gelecek Yıllarda Okul kütüphaneleri Nasıl Olacak?

Çeviren: Esra Şimşek



Halk kütüphaneleri, insanların birbirleriyle yardımlaşarak, gönüllülük esasına dayalı toprağa birşeyler ekip biçmesinden tutun da insanların birbirini tanıması iletişime geçmesi gibi olanakları sunmaya başladığında, bazı okul kütüphaneleri de benzer olarak  olanaklarını genişleterek stratejilerini yeniden değerlendirme aşamasına geçti.
Bir örnek vermek gerekirse, Virginia Charlottesville’ deki Monticello lisesi en uygunu olacaktır. Kütüphaneci Joan Ackroyd, 4 yıl önce oraya gittiğinde, ilkokul ve ortaokul kütüphanelerinde görmeye alışkın olduğu uğraştırıcı, yaratıcı, eğlenceli bir ortamdan çok daha farklı bir ortamla karşılaştı. Ackroyd, “Kütüphane bu şeylerin hiçbirini barındırmıyordu”, “ Oldukça geleneksel, sessiz bir araştırma yeriydi” dedi.
Ackyord bu durumun en iyisi olmadığını düşündü ve O, “ İnsanlar artık kütüphaneye bilgi almak için gelmeli, böylelikle kütüphane insanları farklı sebeblerden ötürü biraraya getiriyor olacak, öğrencilerin sosyalleşebileceği, birşeyler yaratabileceği, işbirliği yapabilecekleri bir yerlere ihtiyaçları var “ dedi.
İlk adım olarak, Ackyord ve o dönemki kütüphaneci arkadaşı (müzik öğretmeni Dave Glover), depo olarak kullanılan yeri bir teknoloji labaratuvarına dönüştürdüler. Sırf yer işgal etsin diye konulan bilgisayarları boş durmaktan kurtardılar  ve muzik oluşturma yazılımı kurdular.
Öğretmenler bu duruma karşı çıktılar, çünkü kütüphane artık sessiz değildi. Öğrenciler bu durumdan memnundu ve risk altında olan birçok öğrenci en sık ziyaretçi haline geldi. Bazıları da Ackyord’ a, okula gelmelerinin tek sebebinin kütüphaneye gitmek olduğunu itiraf ettiler.
Müdür, bu yeni uğraşıdaki potansiyeli görünce, her yaz mekanı kullanan bir şirketten aldığı parayı kullanarak tamamiyle kütüphane yenileşmesine destek olmaya karar verdi. Deneyimli bir kütüphane danışmanı kiraladılar ve küçük müşteriler için dizayn edilmiş kütüphanelerden esinlendiler. Ackroyd, “ Uygun, esnek bir programımız olmalı ve diğer sınıflar içerideyken bile öğrencilerin girmesine izin vermeli” şeklinde konuştu. Ayrıca, “ öğrencilerin bağımsız çalışmalarına olanak sağlayan düzenle yerleştirilmiş bilgisayalarımız ve merkezi bir yerde ise kitap ödünç verme masamız olmalı. Öğrencileri her zaman hoş karşılamak bir tutum meselesidir” dedi.

Kitap koleksiyonu düzenlendi ve öğrenim ve işbirliğine yer sağlamak için raflar bir diğer duvara taşındı. (duvarlar ses tamponu görevi gören camdan duvarlardır  ve katılımcıların kütüphanenin geri kalanını görmelerini sağlar). Eskiden ofis ya da depolama alanı olarak kullanılan yerler öğrencilerin kullanım alanlarına dönüştürüldü. Kütüphane şimdilerde, öğrencilerin etrafta rahat dolaşabilecekleri iskemle ve sandalyeli masaların yanı sıra, rahat modüler oturma koltuklarıyla bir okuma odasına; iki adet muzik atölyesine; 1.HackerSpace ( yüksek kaliteli ekipman barındırır; mikroskop, 3D yazıcı, oyun donanım ve yazılımı, film izlemek için yeşil perde). 2. Maker Space 3D yazıcı barındırır ve eski teknolojinin kaldırıldığı ve diğer materyallerle yeniden düzenlendği beceri odalarında pratik kazandırma görevini üstlenir. Kısacası, Monticello Kütüphanesi Medya Merkezi birlikte öğrenme ortamı haline geldi.
Ackroyd, “ Öğrenciler bu tarz ortamlarda daha üretken bir şekilde çalışıyorlar”, “Bu, odanın ön tarafında bulunan öğretmen ve sıralarında oturan öğrencilerle muhalif bir ilişki değildir. Öğretmenin işini daha kolay ve keyifli hale getirir” dedi.
Ackroyd’ un kütüphaneci arkadaşı, aynı zamanda önceden okulda ingilizce dersi veren Ida Mae Craddock,  “ Kütüphanemiz şimdilerde geleceğin çalışma alanine dönüşmüştür”, “ Buradan mezun olan öğrenciler, bu tarz ortamlarda daha üretken olacaklardır” dedi.
Yeni Bir Kültür Gelişiyor
Yeni bir çevre yeni bir tutumla birlikte geldi. Ackroyd, “ Biz, öğrencilerin zamanlarını kontrol edebilmelerinin dışında, onlara sahiplik hissi vermeyi başardık”, “ Onlar , neredeyse hayata hazırlar ve zamanlarını kontrol edebilmeyi öğrenmek zorundalar, biz şimdi tam anlamıyla akademik bir kütüphane olduk “dedi.
Bunun üzerine Craddock, “ Onların doğal, hayatın içinden bazı sonuçlara ihtiyaçları var”, “ Yetişkinler zamanında işimizi teslim etmediklerinde ne olacak?, Çocukları çok fazla kontrol etmek  ve teslim ettiklerinde onlara hoşçakal demek  işe yaramaz” diye ekledi.
Fakat bu bir gecede olmadı. Değişim bir geçiş süresini gerektirdi. Ackroyd,” Başlangıçta öğrenciler özgürlük deneyimlemek için kütüphaneye geldiler, fakat bu deneyimi akıllıca kullanamadılar”, “ İlk yıl ve hatta ikinci yılın başında öğrenciler, kütüphaneyi artık sessiz olmamaları gereken, eğlenmek için gelebilecekleri bir yer olarak gördüler. Çalışmıyorlardı” dedi.
Fakat şimdi özgürlükle gelen sorumluluğu kabul etme okul kültürüne yerleşti ve yeni öğrenciler çabucak uyum sağladı. Craddock “Nasıl davranacağını etrafındaki insanlardan öğrenirsin”, “ öğrenciler, sosyal öğrenme aracılığıyla birbirlerinden öğrenirler” diye söz etti.
Sonuç olarak ailelerin en büyük korkusu ( atrophy; körelme, ölümden dahi kötü olan yazgı; Craddock’ ın da ifade ettiği gibi) hayata geçmedi. “Körelme ( atrophy) burada başarması oldukça zor, çünkü herşey hareket halinde” diye bahsetti Craddock ve öğrenciler hem kendileriyle hem de birbirleriyle meşguller.
Öğrenciler telefon ve diğer araç gereçleri kullanmakta özgürler, fakat tek başlarına oynadıkları nişan  oyunlarına izin verilmiyor ve kütüphane ülkenin internet filtrelemesini kullanıyor. Eğer bir grup öğrenci bir diğerini rahatsız ederse, öğrenciler duruma müdahale ederler.
Ackroyd, “ Onlara güvendiğimizi biliyorlar ve onlarda bize güveniyorlar”, “ Böylelikle ilişkiyi oluşturuyoruz. Ve sürekli bunu tekrar ediyoruz, içten olmayı deneyin” dedi.
Öğretmenlere Yönelik Bir Kaynak
Öğretmenler, araştırma, malzeme, süre, kişi ya da uzman, biraz kargaşa gerektiren dersleri yapmak istediklerinde, sınıfları aktif tutan “Birlikte Öğrenme” fikrini benimsediler. Craddock, “Hepsi tek bir sonuca çıkıyor”, “ öğretmenler, yaratıcı olmayı, ilginç şeyler yapmayı ve öğrencilerle ilgilenmeyi istiyorlar. Biz onlara bu ortamı sağlamalıyız” dedi.
Öğrenciler, çalışma odasındayken, eksiklerini giderme sürecindeyken ya da staj saatleri içerisindeyken       ( 3.sınıf ve son sınıf öğrencileri yararlanabilir) kütüphaneyi özgürce kullanabilirler. Ayrıca, öğle yemeyi esnasında da kütüphaneyi kullanabilirler ( yemek, içmek serbest) . bazı öğrenciler stajlarını da kütüphane de yapıyorlar, örneğin, danışma da çalışıyorlar ya da malzeme tedarik ediyorlar.
Virjinya Okulu Yönetim Kurulu Birliği, kütüphaneyi “Başarı Camekanları” olarak kabul etti ve diğer kütüphaneciler, kendi uygulamaları hakkında bilgi vermek için Monticello lisesini ziyaret ettiler. Çoğu, istatistik sonuçları yüzünden afalladı; “Birlikte Öğrenme” fikri, ders zamanı dışında yılda 33, 000 ziyaretçiden daha fazla kayıt alıyor. ( okul kaydı 1,104)
Ziyaretçiler, ayrıca , gürültülü ve karmaşık olup olmadığını soruyor. Craddock onlara, “ Evet. Çünkü insanlar gürültülü ve karmaşık. Bu bir sorun değil” diye açıkladı. Hala sessizlik isteyen öğrencilere yer sağlamak için ise, bazı bölgeler belli zamanlarda sessiz yerler olarak dizayn edilmiştir. Ayrıca, öğrenciler sessiz çalışma için ofisi de kullanabilirler. Bu arada, ortak öğrenme ortamının geri kalan kısmı, bu yeni akımı benimseyen kütüphanecilerin de hemfikir olduğu , uğultulu olmasıdır. Craddock, “ Ortamın sessiz olması beni korkutuyor” dedi.