Çeviren: Merve Öncel
Tabitha
Dell’ Angelo / 10 Aralık 2014
Dr. Tabitha Dell’ Angelo
New Jersey Üniversitesi’nde Yardımcı Doçent ve Kentsel Eğitim Yüksek Lisans
Programı Koordinatörüdür.
Editörün
Notu : Bu gönderi, Rutgers Üniversitesi’nde doktora sonrası
araştırma görevlisi ve eğitim profesörü olan Johanna Maulbeck tarafından
ortaklaşa ele alınmıştır.
Ev ve okul arasındaki
ilişki, akademik başarıyı desteklemek için önemli bir unsurdur.( Dodd &
Konzal,2002 ). Gergin ev-okul ilişkisi öğrenci performansını düşürmeyle
sonuçlanabilir. Bu ilişkileri geliştirmek için bir husus da, evdeki ve okuldaki
yaşantıyla bağıntılı, anlamlı okul ödevleri ve projeler oluşturmak; akıcı,
bağlantılı ve uygun öğrenci yaşantılarını teşvik etmektir. Bu ödev ve projeleri
planlarken, aşağıdaki soru ve görüşleri göz önünde bulundurun. Bunları
kullanırsanız ya da sadece yapı engelleri olarak düşünürseniz, onlar da ortaya
çıkan şaşırtıcı fikirlerden ilham alabilecekler.
Önce kendinize şu 3
soruyu sorun :
1)
Öğrenciler bu projeden nasıl
yararlanacaklar?
2)
Ebeveynler bu projeden nasıl
yararlanacaklar?
3)
Öğretmenler bu projeden nasıl
yararlanacaklar?
Ev ve okulla ilgili en
iyi uygulamalar 3 gruba yararlı olacaktır. Her grubun ( öğrenciler,ebeveynler,öğretmenler )
ihtiyaçlarını düşünün ve bu ihtiyaçları nasıl karşılayabileceğinizi mütalaa
edin. Aşağıda, ilgili tüm grupların yararına olan, etkili potansiyele sahip
birkaç proje ve ödev örnekleri vardır.
EVDE
ÇOCUKLAR VE BAKICILAR ARASINDAKİ BAĞI DESTEKLEYİN
“Bugün okul nasıldı?”
sorusu sınırlı olmak üzere, çocuklar ve bakıcılar arasındaki konuşma için nadir
değildir. Yetişkin bakıcılar ile çocuklara derinlemesine bir konuşma için
fırsat sağlamak güçlü olabilir. Bunu gerçekleştirmenin bir yolu da
röportajların kullanımı vasıtası iledir. Buna sahip çocuklar, belki en iyi
çocukluk arkadaşlarına ya da çocukluklarına ilk kez şahit oluşlarına dair kendi
yaşantılarını paylaşmak için bakıcılarından isterler. Sevdikleri ya da
korktukları şeyleri, ilk anılarını ya da gelecek için umutlarını bakıcılarına
anlatması için onları cesaretlendirin. Bunu yaparak, çocuklara, röportaj
pratiği, not alma ve sonuçları kaydetme dahil, yetişkin bakıcıları ile daha
derin seviyede bağ kurmak için, bir fırsat sağlanır. Çocuklar okula döndüğünde,
umumi konuşma becerilerine ilaveten, okuryazarlığa daha fazla katılım, sunumlar
yoluyla, yazılı olarak ya da her ikisine dair bulguları paylaşabilirler.
ÖDEVİ
YENİDEN TANIMLAYIN
Ödev sıklıkla,
öğrencilerin birkaç sayfa bitirdikleri, birkaç dakika okudukları ve sonra okul
dışındaki yaşamlarıyla uyumlu hale getirdikleri münzevi uygulama olarak
görünebilir. Ama öğretmen ebeveynler için deneyimlerden iskele kurarsa, ödev
öğrenciler ve yetişkinler arasında daha etkileyici olmaya başlayabilir. Onlara,
çocuğunun ödevine katıldığında nasıl umutlandığınızı bilmelerine izin verin. Bu
etkileşimli bir defter, takvim ya da bir web sayfası aracılığıyla da
sağlanabilir. Ayrıca, ödev zamanı boyunca nasıl yardımcı olabileceklerine dair
tavsiyelerde bulunun.
AİLE
GEZİLERİNE TEŞVİK EDİN
Bölgenizdeki tarihi
yerlerin, parkların ve kiliselerin bir listesini yapın. Neredeyse her şehrin
ücretsiz ya da çok düşük fiyata sahip olduğu ziyaret edilecek ilgi çekici
yerleri vardır. Bu listeyi, aynı zamanda bir öğrenme deneyimi anlamında bir
aile gezintisini teşvik etmek için bir yol olarak çocuklar ve bakıcılarıyla
paylaşın. Gezilen yerler hakkında neyi beğenip beğenmediklerine dair
fotoğraflar ya da sadece birkaç satır paylaşmalarını isteyebilirsiniz.
Fotoğraflar ve notlar sınıfta bir kitapta ya da ilan panosunda saklanabilir.
Böylece öğrenciler bir diğerinden öğrenebilir ve paylaşabilirler.
EBEVEYNLERİ
SINIFA DAVET EDİN
Ebeveynlere sınıfta dahil
olabilmeleri için orada neler olduğunu görebilecekleri, öğretmen ve çocuklarla
etkileşimde olabilecekleri fırsatlar sağlayın. Çok çeşitli yollar var
ebeveynleri dahil etmek için. Ebeveynlerin çocuklara ilginç ya da kullanışlı
bir beceriyi öğretebilecekleri – meyveleri kesme, bez değiştirme, evcil hayvan
besleme, havluya sarma ya da bunun gibi birçok şey- 15dakikalık tecrübeler için
sınıfta belli bir zaman ayırabilirsiniz. Bu aktivite, çocukların dinleme
becerilerini kuvvetlendirme potansiyeline sahip. Öğretmenler ayrıca
öğrencilere, “nasıl yapılır?” diye sorarak uygulama için aktiviteyi
genişletebilir. Ebeveynler ayrıca en sevdikleri hikayeleri sınıfla paylaşan
misafir okuyucuları davet edebilir. Toplum olarak hikayelerin paylaşımı
öğrencilerinizin okuryazarlık için takdirini beslemek adına büyük potansiyele
sahip.
GERÇEK
HAYATTAN DERSLER ÖĞRETİN
Öğrencilerin “Neden bunu
öğreniyorum? Neden bilmem gerekiyor?” diye sorması seyrek değildir. Öğrenmeyi
uygun hale getirmenin bir yolu da ,öğrencilere sağlıklı bir yaşam sürmelerinde
yardım etmek ve hoşnut kalmaları için maruz kaldıkları gerçek hayattan dersler
öğreterek okul ile ev arasında bağ kurmaktır. Böyle bir dersin bir örneği,
yaşlarına bağlı olarak sınıfınızda çocukların günde kaç saat uyumaya
ihtiyaçları olduğunu anlamayı gerektirir.
Gerçek Anlamda Kaç Saat Uykuya İhtiyacın
Var?
|
||||
Yaş
|
Uyuma İhtiyacı
|
|||
Yeni Doğanlar
Bebekler
Yürümeye Başlayanlar (1-3)
Okul Öncesi (3-5)
Okul Yaşındakiler (5-10)
Ergenler (10-17)
Yetişkinler
|
12-18 saat
14-15 saat
12-14 saat
11-13 saat
10-11 saat
8.5-9.25 saat
7-9 saat
|
Öğrencilerinize şunu
öğretin, yeterli uyku uyumak bize bilgiye kolayca dikkatinizi vermeyi,
öğrenmeyi ve hatırlamayı sağlar. Öğrenciler, grafikleme, haritalama ve günlük
tutma aracılığıyla ne kadar uyuduklarını takip edebilirler. Uykudaki değişimler
ve okuldaki yaşantılar arasında bir bağlantı kurabilirler. Sonuçlar
ebeveynlerle etkileşimli bir ev ödevi (yukarıda anlatılan) veya Elena
Aguilar’ın gönderisinde tanımlanan “pozitif telefon görüşmesi” gibi birçok
yolla paylaşılabilir. Bu tarz dersler yalnızca okul ve ev arasında bağlantı
kurmuyor aynı zamanda sağlıklı yaşama yaklaşan bir adım olarak da hizmet
ediyor.
Etkili eğitim okul ve ev
arasında ortaklık icab ettiğinden beri, yaratıcı bir şekilde bu ortaklığı
beslemeliyiz. Yukarıda tanımlanan proje ve uygulamalarda olduğu gibi, bir çok
yolla da bu gerçekleştirilebilir. Umuyoruz ki, konuşmaya devam eder ve
fikirlerinizi yorum bölümünde paylaşırsınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder